Kitap

Kassandra Christa Wolf

Yine bir işe giderken kitap almanın saadeti yazısıyla karşınızdayım. Kitaplığımda çok eski Afa baskısı olan Kassandra’yı İş Kültür yeniden bastı geçenlerde, eski basım kıymetlim, yenisi de neden olmasın deyip aldım.


Diğeri de İstanbul ve Boğaziçi. Bizim ayrı kitaplığımız var İstanbul üzerine, orada kitap ayrımı, seçimi yapmam. Ne varsa sahaflarda, kitapçılarda alırım. Bu kitabı da araştırıp almadım, tamamen “söz konusu İstanbul ise gerisi teferruattır” durumu.


Perde sürgünde açılıyor. Troya düşmüş, Agamemnon güzel Kassandra’yı esiri olarak evine getirmiş. Bundan sonrasını da görüyor Kassandra ama geleceği bilmek bir lanet.

Yunan mitolojisinde lanetlilerin ayrı bir yeri var. Suçları hep bir tanrıyı kızdırmak. Kassandra’da aşkına cevap vermeyerek Apollon’u kızdırıyor ve Apollon onu geleceği bilmekle lanetliyor. Geleceği bilmek lütuf olabilirdi belki ama lanetin bir de kimsenin sana inanmaması boyutu var.

Ne demiştim? Kassandra esir ve monologu başlıyor. Tüm kitap bir monolog. Savaşın, ihtirasların ve erkeklerin sert dünyasının tüm yıkıcılığını görüp bir türlü anlatamayan bir kadının dramı.

Bu kitap piyasada yoktu. Taa yıllar önce Afa Yayınları basmış, ben de bir sahafta bulmuştum. Küçük bir kitap zaten. Okudum ve en sevdiğin kitap, en sevdiğin yazar her şey birbirine girdi bende. Yazarı Christa Wolf. Bazen adını söylediğimde “cınım sen Virginia Woolf demek istiyor olabilir misin acabağğ” diye soranları böyle zevkle bozduğum Alman yazar. Doğu Almanya’da doğmak galiba çok zor bir şeydi. Bunu Wolf’ta da, Herta Müller’de de hissettim. Acı bir dilleri var, süslemeden ama derinlikli anlatıyorlar dertlerini.
Kassandra benim için bir milattı. Ondan sonra mitolojiye de, çağdaş kadının kadim dertlerine de daha farklı yaklaştım. Çok anlattım bu kitabı çevreme ama hiç ödünç vermedim. Maazallah kaybolurdu falan, baskısı da yok.

Ve bugün aylık kitap alışverişimde tesadüfen gördüm Kassandra’yı. İş Kültür yeniden basmış. Basılmış arkadaşlar, alın okuyun bunu, pişman olmazsınız. Belki konuyu hiç bilmeyen ufak bir ön okuma yapar ama o da çok kolay zaten Google’da.
(Bir de Medeia’sı var yazarın, nefis. Bambaşka bir bakış açısı, bir kadın aşk için neden kıyamasın ki çocuğuna? Tamam tamam sustum, dedim ya bambaşka bir açı.)

Tanışırız elbet. :)

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.